İnfitar Suresi Hakkında

Mekke döneminde inmiştir. 19 âyettir. Sûre, adını birinci âyetteki “infetarat”fiilinin mastarından almıştır. İnfitâr, yarılmak demektir.

Kaynak: Kur'an Yolu Tefsiri

İnfitar Suresinin Nüzülü

 Hem mushaftaki sıralamada hem de iniş sırasına göre seksen ikinci sûredir. Nâziât sûresinden sonra, İnşikak sûresinden önce Mekke’de inmiştir.

Kaynak: Kur'an Yolu Tefsiri

İnfitar suresinin Konusu

Sûrede kıyamet koparken evrende meydana gelecek olan değişim ve bazı dehşet verici olaylar, öldükten sonra dirilme, mahşerde hesap verme ve itaatkâr kulların varacakları cennetle isyankâr kulların gideceği cehennem gibi konular yer almaktadır.

Kaynak: Kur'an Yolu Tefsiri

İnfitar Suresinin Özeti

İnfitar, parçalanma/yarılma demektir.1-19 ayetler arasında önce kıyametin kopma esnasında vuku bulacak bazı gök ve yerolaylarından sonra insanın hiçbir şey değilken Allah'a meydan okumaya iten sebebin neolduğu sorulur. Ardından din gününde kimsenin kimseye hiçbir fayda veremeyeceği anlatılır.

Kaynak: Murat PADAK / Şanlıurfa İbrahim Halilullah Diyanet Eğitim Merkezi Eğitim Görevlisi

İnfitar Suresinin Meali, Arapça okunuşu, Türkçe Okunuşu

Bismillahirrahmanirrahim.

بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

Bismillahir rahmanir rahim.

Gök yarıldığı zaman,

إِذَا السَّمَاء انفَطَرَتْ

İzes semaunfetaret.

Yıldızlar saçıldığı zaman,

وَإِذَا الْكَوَاكِبُ انتَثَرَتْ

Ve izel kevakibunteseret.

Denizler kaynayıp fışkırtıldığı zaman,

وَإِذَا الْبِحَارُ فُجِّرَتْ

Ve izel biharu fucciret.

Kabirlerin içindekiler dışarı çıkarıldığı zaman,

وَإِذَا الْقُبُورُ بُعْثِرَتْ

Ve izel kuburu bu'siret.

Herkes yaptığı ve yapmadığı şeyleri bilecek.

عَلِمَتْ نَفْسٌ مَّا قَدَّمَتْ وَأَخَّرَتْ

Alimet nefsun ma kaddemet ve ahharet.

(6-8) Ey insan! Seni yaratan, şekillendirip ölçülü yapan, dilediği bir biçimde seni oluşturan cömert Rabbine karşı seni ne aldattı?

يَا أَيُّهَا الْإِنسَانُ مَا غَرَّكَ بِرَبِّكَ الْكَرِيمِ

Ya eyyuhel insanu ma garreke bi rabbikel kerim.

(6-8) Ey insan! Seni yaratan, şekillendirip ölçülü yapan, dilediği bir biçimde seni oluşturan cömert Rabbine karşı seni ne aldattı?

الَّذِي خَلَقَكَ فَسَوَّاكَ فَعَدَلَكَ

Ellezi halakake fe sevvake fe adelek.

(6-8) Ey insan! Seni yaratan, şekillendirip ölçülü yapan, dilediği bir biçimde seni oluşturan cömert Rabbine karşı seni ne aldattı?

فِي أَيِّ صُورَةٍ مَّا شَاء رَكَّبَكَ

Fi eyyi suretin ma şae rekkebek.

Hayır, hayır! Siz hesap ve cezayı yalanlıyorsunuz.

كَلَّا بَلْ تُكَذِّبُونَ بِالدِّينِ

Kella bel tukezzibune bid din.

(10-11) Halbuki üzerinizde muhakkak bekçiler, değerli yazıcılar vardır.

وَإِنَّ عَلَيْكُمْ لَحَافِظِينَ

Ve inne aleykum le hafızin.

(10-11) Halbuki üzerinizde muhakkak bekçiler, değerli yazıcılar vardır.

كِرَامًا كَاتِبِينَ

Kiramen katibin.

Onlar yapmakta olduklarınızı bilirler.

يَعْلَمُونَ مَا تَفْعَلُونَ

Ya'lemune ma tef'alun.

Şüphesiz, iyiler Naim cennetindedirler.

إِنَّ الْأَبْرَارَ لَفِي نَعِيمٍ

İnnel ebrare lefi naim.

Şüphesiz, günahkarlar da cehennemdedirler.

وَإِنَّ الْفُجَّارَ لَفِي جَحِيمٍ

Ve innel fuccare lefi cahim.

Hesap ve ceza günü oraya gireceklerdir.

يَصْلَوْنَهَا يَوْمَ الدِّينِ

Yaslevneha yevmed din.

Onlar oradan kaybolup kurtulacak da değillerdir.

وَمَا هُمْ عَنْهَا بِغَائِبِينَ

Ve ma hum anha bi gaibin.

Hesap ve ceza gününün ne olduğunu sen ne bileceksin?

وَمَا أَدْرَاكَ مَا يَوْمُ الدِّينِ

Ve ma edrake ma yevmud din.

Evet, hesap ve ceza gününün ne olduğunu sen ne bileceksin?

ثُمَّ مَا أَدْرَاكَ مَا يَوْمُ الدِّينِ

Summe ma edrake ma yevmud din.

O gün kimse kimseye hiçbir fayda sağlayamayacaktır. O gün buyruk, yalnız Allah'ındır.

يَوْمَ لَا تَمْلِكُ نَفْسٌ لِّنَفْسٍ شَيْئًا وَالْأَمْرُ يَوْمَئِذٍ لِلَّهِ

Yevme la temliku nefsun li nefsin şey'a, vel emru yevmeizin lillah.

Kaynak: Diyanet İşleri  Başkanlığı / Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali