menu
MÜZZEMMİL SURESİ
MÜZZEMMİL SURESİ
Müzzemmil süresinin; nüzül sebebi, konusu, fazileti, okunuşu ve meali..

Müzzemmil Suresi Hakkında

Mekke döneminde inmiştir. 20 âyettir. Sûre, adını birinci âyette geçen “elMüzzemmil”kelimesinden almıştır. Müzzemmil, örtünüp bürünen demektir.Sûrede başlıca, Hz. Peygamberin ibadet ve taat hayatı konu edilmiştir.

Kaynak: Kur'an Yolu Tefsiri

Müzzemmil Suresinin Nüzülü

  Mushaftaki sıralamada yetmiş üçüncü, iniş sırasına göre üçüncü sûredir. Kalem sûresinden sonra, Müddessir sûresinden önce Mekke’de inmiştir; 20. âyetinin Medine’de indiğine dair bir rivayet de vardır (Kurtubî, XIX, 30). Müddessir sûresinden sonra indiği, dolayısıyla dördüncü sırada yer aldığı görüşünde olanlar da vardır (bk. İbn Âşûr, XXIX, 254; Esed, III, 1199).

Kaynak: Kur'an Yolu Tefsiri

Müzzemmil suresinin Konusu

Resûlullah’a şahsı ve peygamberliği ile ilgili bazı görevlerin verildiğini ifade eden âyetlerle başlayan sûrede daha sonra kıyamet günündeki olaylar, âhiretteki hesap ve ceza konuları anlatılmakta; son olarak da müminlerin ibadet yüklerinin hafifletildiği bildirilmektedir.

Kaynak: Kur'an Yolu Tefsiri

Müzzemmil Suresinin Özeti

17. Örtüsüne bürünen demektir. Peygamber efendimiz ilk Vahyi aldıktan sonra bir titreme almış. Bunun üzerine üstüne bir örtü çekerek ısınmaya çalışmıştır. Rabbimiz teâlâ da ona "eyörtüye bürünen!" Diye hitap etmiştir.16. 1-20 ayetler arasında peygamber efendimize gece namazına kalkması emredilmiş,müminlerin de buna iştirak ettikleri vurgulanmıştır. Gece ibadetine dikkat çekilir, geceibadetinin çok etkili olduğu ifade edilmiştir. Kıyametin bazı sahneleri de Sûre içinde yeralmaktadır.

Kaynak: Murat PADAK / Şanlıurfa İbrahim Halilullah Diyanet Eğitim Merkezi Eğitim Görevlisi

Müzzemmil Suresinin Meali, Arapça okunuşu, Türkçe Okunuşu

Bismillahirrahmanirrahim.

بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ

Bismillahir rahmanir rahim.

1.

Ey örtünüp bürünen (Peygamber)!

يَا أَيُّهَا الْمُزَّمِّلُ

Ya eyyuhel muzzemmil.

2.

(2-3) Kalk, birazı hariç olmak üzere geceyi; yarısını ibadetle geçir. Yahut bundan biraz eksilt.

قُمِ اللَّيْلَ إِلَّا قَلِيلًا

Kumil leyle illa kalila.

3.

(2-3) Kalk, birazı hariç olmak üzere geceyi; yarısını ibadetle geçir. Yahut bundan biraz eksilt.

نِصْفَهُ أَوِ انقُصْ مِنْهُ قَلِيلًا

Nısfehu evinkus minhu kalila.

4.

Yahut buna biraz ekle. Kur'an'ı ağır ağır, tane tane oku.

أَوْ زِدْ عَلَيْهِ وَرَتِّلِ الْقُرْآنَ تَرْتِيلًا

Ey zid aleyhi ve rettilil kur'ane tertila.

5.

Şüphesiz biz sana (sorumluluğu) ağır bir söz vahyedeceğiz.

إِنَّا سَنُلْقِي عَلَيْكَ قَوْلًا ثَقِيلًا

İnna se nulki aleyke kavlen sekila.

6.

Şüphesiz gece ibadetinin etkisi daha fazla, (bu ibadetteki) sözler (Kur'an ve dua okuyuşlar) ise daha düzgün ve açıktır.

إِنَّ نَاشِئَةَ اللَّيْلِ هِيَ أَشَدُّ وَطْءًا وَأَقْوَمُ قِيلًا

İnne naşietel leyli hiye eşeddu vat'en ve akvemu kila.

7.

Çünkü gündüzün sana uzun bir meşguliyet vardır.

إِنَّ لَكَ فِي اَلنَّهَارِ سَبْحًا طَوِيلًا

İnne leke fin nehari sebhan tavila.

8.

Rabbinin adını an ve bütün benliğinle O'na yönel.

وَاذْكُرِ اسْمَ رَبِّكَ وَتَبَتَّلْ إِلَيْهِ تَبْتِيلًا

Vezkurisme rabbike ve tebettel ileyhi tebtila.

9.

O, doğunun da batının da Rabbidir. O'ndan başka hiçbir ilah yoktur. Öyle ise O'nu vekil edin.

رَبُّ الْمَشْرِقِ وَالْمَغْرِبِ لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ فَاتَّخِذْهُ وَكِيلًا

Rabbul meşrıkı vel magribi la ilahe illa huve fettehızhu vekila.

10.

Onların söylediklerine sabret ve onlardan güzellikle ayrıl.

وَاصْبِرْ عَلَى مَا يَقُولُونَ وَاهْجُرْهُمْ هَجْرًا جَمِيلًا

Vasbir ala ma yekulune vehcurhum hecren cemila.

11.

Nimet içinde yüzen o yalanlayıcıları bana bırak ve onlara biraz mühlet ver.

وَذَرْنِي وَالْمُكَذِّبِينَ أُولِي النَّعْمَةِ وَمَهِّلْهُمْ قَلِيلًا

Ve zerni vel mukezzibine ulin na'meti ve mehhilhum kalila.

12.

(12-13) Çünkü bizim yanımızda (kafirler için) bukağılar vardır, cehennem vardır, boğazdan zor geçen yiyecekler vardır ve elem dolu bir azap vardır.

إِنَّ لَدَيْنَا أَنكَالًا وَجَحِيمًا

İnne ledeyna enkalen ve cahima.

13.

(12-13) Çünkü bizim yanımızda (kafirler için) bukağılar vardır, cehennem vardır, boğazdan zor geçen yiyecekler vardır ve elem dolu bir azap vardır.

وَطَعَامًا ذَا غُصَّةٍ وَعَذَابًا أَلِيمًا

Ve taamen za gussatin ve azaben elima.

14.

Yerin ve dağların sarsılacağı ve dağların akıp giden kum yığını olacağı günü (kıyameti) hatırla.

يَوْمَ تَرْجُفُ الْأَرْضُ وَالْجِبَالُ وَكَانَتِ الْجِبَالُ كَثِيبًا مَّهِيلًا

Yevme tercuful ardu vel cibalu ve kanetil cibalu kesiben mehila.

15.

(Ey Mekkeliler!) Şüphesiz biz size üzerinize şahitlik edecek bir peygamber gönderdik. Nitekim, Firavun'a da bir peygamber göndermiştik.

إِنَّا أَرْسَلْنَا إِلَيْكُمْ رَسُولًا شَاهِدًا عَلَيْكُمْ كَمَا أَرْسَلْنَا إِلَى فِرْعَوْنَ رَسُولًا

İnna erselna ileykum resulen şahiden aleykum kema erselna ila fir'avne resula.

16.

Ama Firavun o peygambere isyan etti, biz de onu ağır ve çetin bir şekilde yakalayıverdik.

فَعَصَى فِرْعَوْنُ الرَّسُولَ فَأَخَذْنَاهُ أَخْذًا وَبِيلًا

Fe asa fir'avnur resule fe ehaznahu ahzen vebila.

17.

Hal böyle iken inkar ederseniz, çocukları ak saçlı ihtiyarlara çevirecek olan bir günden (kıyametten) nasıl korunursunuz?

فَكَيْفَ تَتَّقُونَ إِن كَفَرْتُمْ يَوْمًا يَجْعَلُ الْوِلْدَانَ شِيبًا

Fe keyfe tettekune in kefertum yevmen yec'alul vildane şiba.

18.

O günle gök (bile) yarılır, Allah'ın va'di gerçekleşir.

السَّمَاء مُنفَطِرٌ بِهِ كَانَ وَعْدُهُ مَفْعُولًا

Es semau munfatırun bih, kane va'duhu mef'ula.

19.

Şüphesiz bunlar bir öğüttür. Kim dilerse Rabbine ulaştıran bir yol tutar.

إِنَّ هَذِهِ تَذْكِرَةٌ فَمَن شَاء اتَّخَذَ إِلَى رَبِّهِ سَبِيلًا

İnne hazihi tezkirah, fe men şaettehaze ila rabbihi sebila.

20.ayete git

(Ey Muhammed!) Şüphesiz Rabbin, senin, gecenin üçte ikisine yakın kısmını, yarısını ve üçte birini ibadetle geçirdiğini biliyor. Beraberinde bulunanlardan bir topluluk da böyle yapıyor. Allah, gece ve gündüzü düzenleyip takdir eder. Sizin buna (gecenin tümünde yahut çoğunda ibadete) gücünüzün yetmeyeceğini bildi de sizi bağışladı (yükünüzü hafifletti.) Artık, Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Allah, içinizde hastaların bulunacağını, bir kısmınızın Allah'ın lütfundan rızık aramak üzere yeryüzünde dolaşacağını, diğer bir kısmınızın ise Allah yolunda çarpışacağını bilmektedir. O halde, Kur'an'dan kolayınıza geleni okuyun. Namazı dosdoğru kılın, zekatı verin, Allah'a güzel bir borç verin. Kendiniz için önceden ne iyilik gönderirseniz, onu Allah katında daha üstün bir iyilik ve daha büyük mükafat olarak bulursunuz. Allah'tan bağışlama dileyin. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

إِنَّ رَبَّكَ يَعْلَمُ أَنَّكَ تَقُومُ أَدْنَى مِن ثُلُثَيِ اللَّيْلِ وَنِصْفَهُ وَثُلُثَهُ وَطَائِفَةٌ مِّنَ الَّذِينَ مَعَكَ وَاللَّهُ يُقَدِّرُ اللَّيْلَ وَالنَّهَارَ عَلِمَ أَن لَّن تُحْصُوهُ فَتَابَ عَلَيْكُمْ فَاقْرَؤُوا مَا تَيَسَّرَ مِنَ الْقُرْآنِ عَلِمَ أَن سَيَكُونُ مِنكُم مَّرْضَى وَآخَرُونَ يَضْرِبُونَ فِي الْأَرْضِ يَبْتَغُونَ مِن فَضْلِ اللَّهِ وَآخَرُونَ يُقَاتِلُونَ فِي سَبِيلِ اللَّهِ فَاقْرَؤُوا مَا تَيَسَّرَ مِنْهُ وَأَقِيمُوا الصَّلَاةَ وَآتُوا الزَّكَاةَ وَأَقْرِضُوا اللَّهَ قَرْضًا حَسَنًا وَمَا تُقَدِّمُوا لِأَنفُسِكُم مِّنْ خَيْرٍ تَجِدُوهُ عِندَ اللَّهِ هُوَ خَيْرًا وَأَعْظَمَ أَجْرًا وَاسْتَغْفِرُوا اللَّهَ إِنَّ اللَّهَ غَفُورٌ رَّحِيمٌ

İnne rabbeke ya'lemu enneke tekumu edna min suluseyil leyli ve nısfehu ve sulusehu ve taifetun minellezine meak, vallahu yukaddirul leyle ven nehar, alime en len tuhsuhu fe tabe aleykum, fakreu ma teyessere minel kur'an, alime en seyekunu minkum merda ve aharune yadribune fil'ardı yebtegune min fadlillahi ve aharune yukatilune fi sebilillahi fakreu ma teyessere minhu ve ekimus salate ve atuz zekate ve akridullahe kardan hasena, ve ma tukaddimu li enfusikum min hayrin teciduhu indallahi huve hayren ve a'zame ecra, vestagfirullah, innellahe gafurun rahim.

Kaynak: Diyanet İşleri  Başkanlığı / Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali

Facebook Yorumları