Helal Lokmaya Düşen Haram Gölge: Kumar!
بسم الله الرحمن الرحيم
يَا أَيُّهَا الَّذِينَآمَنُوا إِنَّمَا الْخَمْرُ وَالْمَيْسِرُ وَالْأَنْصَابُ وَالْأَزْلاَمُ رِجْسٌمِنْ عَمَلِ الشَّيْطَانِ فَاجْتَنِبُوهُ لَعَلَّكُمْ تُفْلِحُونَ
“Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar, fal okları şeytan işi iğrenç şeylerden ibarettir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz. (Maide, 5/90)
".... عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو، أَنَّ نَبِيَّ اللَّهِ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: " نَهَى عَنِ الْخَمْرِ وَالْمَيْسِرِ وَالْكُوبَةِ وَالْغُبَيْرَاءِ
Abdullah b. Amr’dan nakledildiğine göre, Hz. Peygamber(s.a.v.), şarabı, kumarı, tavlayı ve darıdan yapılmış içkiyi yasaklamıştır. (Ebû Dâvûd, Eşribe, 5 (3685)
Helaller bellidir. Haramlar bellidir. Allah (cc) bir şeyin yapılmasını yasaklamışsa bunda bireylerin ve toplumların maslahatı için hikmetler vardır. Bu yasaklardan birisi de kumardır. İster sanal olsun ister olmasın, ister legal olsun ister olmasın kumar, her çeşidiyle haramdır. Her yasal olan, helal değildir
Günümüzde resmi olarak oynatılan milli piyango, kazı kazan, spor-toto, şans topu, sayısal loto, iddia, bilyoner ve at yarışları gibi şansa dayanan bu oyunlar kumardır ve haramdır.
Kumar Nedir?
Nasıl sonuçlanacağı önceden belli olmayan ihtimalli bir şeye bağlı kalarak mal vermek veya almaktır. Adı ne olursa olsun bu özelliği taşıyan para veya mal karşılığı oynanan her oyun ve bahis kumardır.
Maalesef, bugün, internet ortamında türlü hilelerle ve bazı sosyal medya fenomenlerinin reklamlarıyla nice insanımız kumar tuzağına çekilmektedir. Mobil cihazlar, çevrimiçi oyunlar ve e-sporlar aracılığıyla nice gencimiz sanal kumar bataklığına itilmektedir.
Televizyonlarda, gazetelerde, hatta en basit internet oyunlarında dahi kumar reklamları verilerek küçücük yavrularımız bile bu kötülüğe özendirilmektedir.
Kumar Niçin Yasaklanmış ve Bu Yolla Kazanılan Para Niçin Haram Kılınmıştır?
Bunun pek çok sebebi vardır. Bunlardan bazılarına işaret edelim:
1) Kumar, insanı helal kazanç yollarından uzaklaştırır. Kur’an’ı Kerim, temiz ve helâl rızık yememizi emrediyor (Bakara, 2/168).
2) Kumar, meşru olmayan bir kazanç yoludur. Çünkü kumarda kazanırsa başkasını, kaybederse kendisini zarara uğratma vardır.
3) Yine Kur'an-ı Kerim, içkide olduğu gibi kumarda da şeytanın aramıza düşmanlık sokacağı ve bizi Allah’ı anmaktan ve namazdan alıkoyacağını ifade etmektedir.
Uyuşturucudan daha tehlikeli bağımlılık türünün kumar bağımlılığı olduğunu acaba kaçımız biliyoruz? İlk başta çok masum gözüken kumar, hayatımızı yavaş yavaş esir alan sinsi bir tuzaktır.
Kumarın en büyük tuzaklarından biri, insanın kontrolünü kaybetmesine neden olmasıdır. Karşı konulamaz bir istek vardır. Şeytan da insandaki bu açığı bildiği için hep buradan saldırır.
Bir kez kazandığında daha fazlasını istemek, kaybettiğinde ise kaybını telafi etmeye çalışmak, şeytanın vesvesesidir. Sağlam bir iman olmadıktan sonra bir kişinin kumarla başa çıkması imkânsızdır.
Kumardan elde edilen kazanç helâl olmadığı için bereketi de olmayacaktır. Kumar oynayan ve kumardan haksız kazanç elde eden kişinin kumar illetinden kendini kurtarıp da ibadet etmesi kolay değildir. Buna muvaffak olsa bile ibadetlerinden manevi haz ve lezzet alması mümkün olmaz. Çünkü yedikleri helal değildir.
Kumarda insan sadece parasını kaybetmekle kalmaz, ahlaki değerlerini kaybeder. Hile, yalancılık, dolandırıcılık, hırsızlık, sahtekârlık vb. gayri ahlaki davranışlar görülür.
Bunun için kumar masasında kazandığınız paranın gerçek bedeli, kaybettiğiniz huzurla ödenir.
Bir alışkanlık olarak kumar, yalnızca hayatınızı değil, gelecek umutlarınızı da tüketir.
Kazanmak için oynarsınız, ama kaybettikçe bağımlı olursunuz.
Sanalda kumar oynamak, hayallerinizi sanalda yaşatır.
Kumar, zenginlik vaadiyle gelir, ama yoksullukla gider.
İnternet yaygınlaştıkça bilgisayarda şans oyunları oynama sıklığı ve sanal kumar gün geçtikçe artmaktadır.
Peygamberimiz (sav) bir hadisinde şöyle buyurmaktadır:
أَبِى هُرَيْرَةَ - رضى الله عنه - قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « . وَمَنْ قَالَ لِصَاحِبِهِ تَعَالَ أُقَامِرْكَ . فَلْيَتَصَدَّقْ »
Peygamberimiz, arkadaşına, gel kumar oynayalım, diyen kimsenin bu sözüne keffaret olmak üzere sadaka vermesini öğütlemiştir." (Buhari. Suretü'nNecm, 2.)
Sohbetimizin buraya kadar olan kısmından açıkça anlaşılacağı üzerine kumarın; şahsi (psikolojik ve fizyolojik) ailevi, toplumsal, ekonomik, dini açılardan onarılması pek güç zararları vardır.
• Kişiyi gayretsizliğe, tembelliğe, hazır kazanca iter.
• Psikolojik bağımlılık yapar. Bu yüzden iradeyi giderir.
• Aile yuvalarını dağıtır. Sahipsiz, sevgisiz nesiller yetişmesine neden olur.
• İllegal yapılar güç kazanır.
• Toplumsal huzur ve güven kaybolur.
• Dini hassasiyetleri kaybolur. Kabir âleminde ve ahiret hayatında azaba müstahak olur.
Sayılamayacak kadar zararı olan, adeta kişiliği anormalleştiren, her türlü kötülüğü yapabilecek hale getiren kumar bağımlılığı maalesef toplumu sarmış ve oldukça yaygınlaşmış durumdadır.
Çare nedir denecek olursa çare Kur’an’dır. Kur’an’ın emirlerine uymaktır.
“Ey iman edenler! Mallarınızı aranızda hırsızlık, rüşvet, faiz ve kumar gibi meşru olmayan yollarla yemeyin. Karşılıklı rızaya dayanan bir ticaret yapmanız ise elbette meşrudur. Kendi nefislerinizi de öldürmeyin.” (Nisâ Suresi, 29)
“Ey iman edenler! İçki, kumar, dikili taşlar, fal okları şeytan işi iğrenç şeylerden ibarettir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.” (Maide Suresi, 90)
Kumar, şeytanın ve şeytanlaşmış insanların çarkıdır. Türkiye de iki milyon sanal kumar bağımlısı var.
Kumar, bir başkasının cebinde olan parayı oyun adı altında (ç)almaktır. Bunun yasal olması helal olduğu anlamına kesinlikle gelmez. Kumarda alın teri yoktur. Başkasının alın teri ile kazandığını çalmak vardır.
Kumar oynayan kişi kolay para kazandığını düşünür. Başlarda kazanınca bundan haz almaya başlar. Nefsinin hoşuna gider. Bu sefer oynayan kişi daha yüksek para kazanma hevesiyle daha çok kumara para yatırmaya başlar. Artık tuzağa düşmüştür. Sonu gelmeyen kaybetmeler başlamıştır.
Bağımlılık bir beyin hastalığıdır. Beynin yapısı bozulduğu için hiçbir şeyi umursamaz hale geliyor. Bağımlı olduğu şeyden başka hiçbir şeyi düşünemez.
Kumar, ağza çalınan bal gibidir. Önce tadını alır. Önce ufak paralarla başlar. Kolay para kazandığını düşünen insanda bir heyecan uyandırır.
Kumarbazın tek arkadaşı kumardır. Gerçek arkadaşlarını para olarak görmeye başlar. Yalan kumarbazın tek sığındığı kaledir.
Kumardan kazanılan paranın hiçbir şekilde hayrı olmaz. Kumar oynayanın ailesiyle arası açılır. İşleri rast gitmez. Hayattan zevk almaz. Devamlı mutsuz ve stresli bir hayatı olur.
Hayat kumarla olsaydı veya bu iş bu kadar kolay olsaydı kumar siteleri ve kumarhaneler iflas ederdi. Aksine her gün yenisi açılıyor. Sence neden?
Şunu iyi anlamalıyız! Kumar da kayıp ettiklerini kumardan geri kazanamazsın! Çünkü sistem başkasının sistemi. Sen o sistemi yenemezsin! Hele sanalda kumar oynayanlar o sitelerin kölesi haline geliyorlar. Zihnini, düşünceni, hayatını başkasına veriyorlar.
Kumar, şeytanın bir dürtüsüdür. Bunu aklımızdan çıkarmayalım. Kolay para kazanma hayalleri insanı kumara götüren en büyük sanal yalancılıktır.
Kaybetse de orada aldığı hazzı kaybetmek istemiyor. Zaten kazanma hırsı o hazzı tetikliyor. Bir an önce bilgisayarın başına oturup o hazzı yaşamak, diğer yandan da kaybettiklerini geri alıp rahat bir hayat yaşamak hissi.
Kumarda, insana geçici haz veren bir duygu vardır. Kumar, insanı gerçek hayattan alıp, yalancılar dünyasına götürüyor. Kumar bağımlısı kumarda neler kaybettiğinin bile farkına varamıyor. Eşini ve çocuklarını kaybediyor. Kendisi mutlu olamadığı gibi onlara da mutluluk veremiyor.
Eşini ve çocuklarını düşünemiyor artık. Çocuklarına baba olamıyor. Eşine, kocalık yapamıyor. Ana babasına karşı iyi bir evlat olamıyor. İnsanlara karşı da sahtekâr oluyor. Tüm düşüncesi kumar ve oradaki geçici olarak aldığı hazdır. Bağımlı olan, borçlarını, ailesini, hatta çocuklarını bile düşünemeyecek hale gelir.
Sanal âlemde kumar oynayan kişiler sanaldakini gerçek olduğunu düşünemiyorlar. İlk başta sanal oyun gibi düşünüyorlar. Ortadaki dönen paranın da gerçek bir para olmadığını, sanal bir para olduğu zannına kapılıyorlar.
Çünkü ortada elle dokunulan gerçek bir para olmayınca insanlar çok kolay şekilde bu tuzağa düşebiliyorlar.
Kumar nedeniyle yalan söylemeye başladıysanız, kumar nedeniyle borç almaya başladıysanız, kumar nedeniyle aile ve sosyal çevreniz bozulmaya başladıysanız, giderek daha fazla kumara para yatırmaya başladıysanız kumar bağımlısı olmuşsunuz.
KUMAR: BİR BAĞIMLILIK, BİR FELAKET
Kumar, sadece maddi kayıplara neden olan bir alışkanlık değil; aynı zamanda ailelerin yıkılmasına, insan ilişkilerinin bozulmasına, maneviyatın kaybedilmesine ve sonunda bireyin kendi benliğinden uzaklaşmasına neden olan yıkıcı bir bağımlılıktır
Birey, sürekli kazanç umuduyla hareket eder. Beyin, oyuna devam etmesi için sinyaller gönderir. Dopamin artar. Heyecan yükselir ve sonuçta kişi oyunun içinde hapsolur. Kaybettiği her şeyin üstüne daha fazlasını koyar. Oyun kazandırmaz; umut sattığı için sürükleyicidir.
Kumarın en tehlikeli yönlerinden biri de kişinin bunu bir hastalık olarak görmemesidir. “Zevk için oynuyorum” diyerek kendini kandırır. Oysa bu süreçte para algısı bozulur. Kişi kazandıklarını anlatır ama kaybettiklerini gizler. Bir maaşla oynamaz. Kişi, gelecekteki gelirine kadar borçlanır. Aylarca uykusuz kalır. Sağlığını kaybeder. Ruhsal olarak çöküntü yaşar.
Aileler ve Hayatlar Nasıl Kararıyor?
Bu bağımlılık sadece bireyin değil, ailesinin de hayatını altüst eder. Toplumumuzda kumar borçları yüzünden evini kaybedenler, çocuklarına bir dondurma dahi alamayanlar, ailesini aldatanlar, hatta intihara sürüklenenler azımsanmayacak kadar çoktur. Çocuğunun kolu kırılsa ya da çocuğu hastanede kanser olup yatsa bile, babasının aklı oyundadır. Çocuğunun acısı yerine, kazanacağı paranın heyecanını hisseder. İşte kumar bu denli insanlık dışı bir hal alabiliyor.
Bazı anne babalar, çocuklarının kumar batağına saplandığını fark ettiklerinde, çaresizce savcılığa başvurarak “Oğlumu tutuklayın” diyor. Çünkü kumarın pençesindeki birey, ailesinin tüm varlığını tüketiyor. Hırsızlık yapıyor. Kumarbaz zamanla profesyonel bir yalancıya dönüşüyor.
Sanal Kumar: Sessiz Felaket
Geleneksel kumardan farklı olarak sanal kumar, çok daha tehlikeli bir yapıdadır. Otokontrol yoktur. Oynayanı denetleyen yoktur ve erişimi çok kolaydır. Birkaç tıklamayla oyuna girilir. Dakikalar içinde paralar kaybedilir. Sanal kumarın arkasında büyük organizasyonlar, suç şebekeleri ve hatta terör yapıları vardır. Bunlar müşterilerinin umutlarını sömürür. Kazanmanız değil, kaybetmeniz üzerine kurgulanmış bir sistem vardır.
Sanal ortamda reklamlar sürekli karşımıza çıkar. Maç yayınları, sosyal medya, filmler, tanınmış sanatçılar aracılığıyla kumar özendirilmektedir. Lisanslı bahis siteleri de insanları daha büyük paralar sunan yasa dışı sitelere sürüklemektedir. Bu sistem, kumarı "meşru" gibi göstererek toplumun zihnini zehirlemektedir.
Toplumsal ve Manevi Yıkım
Kumar sadece bireyi değil, toplumun değerlerini de yok eder. Bireyin maneviyatı zayıflar. Namaz terk edilir, oruçlar tutulmaz, Allah’tan uzaklaşılır. Kişi içsel boşluğa düşer. Zengin olma arzusu, kolay yoldan para kazanma isteği, özellikle gençleri bu bataklığa çeker. Üniversite öğrencileri, memurlar, asgari ücretliler bu yıkıma en açık kesimlerdir.
Kumar, sonunda yalnızlık, depresyon, intihar, boşanma ve ahlaki çöküntüyle sonuçlanır. Kumar borcu asla kumarla kapanmaz. “Verdiklerimi geri alayım” düşüncesi, daha büyük kayıplara neden olur.
Kumarın kazancı bir yalandır. İlk kazandığınız an, aslında kaybetmeye başladığınız andır. En tehlikeli tuzak, kazanma ihtimalinin sizi daha büyük kayıplara sürüklemesidir. Kumar, bireyin aklını, ruhunu, ailesini ve geleceğini yok eden bir bağımlılıktır. Bu yüzden gençlere çağrı şudur: Denemeyin. Merak etmeyin. Kazandığınızı sandığınız şey, aslında tüm hayatınızı kaybetmenizin başlangıcı olabilir.
Hiç kimse kumara bağımlı olma niyetiyle başlamaz. Genellikle küçük paralarla, "bir defadan bir şey olmaz" düşüncesiyle adım atılır. Ancak kumarın verdiği geçici haz kişiyi zamanla ele geçirir. Bağımlılık süreci sinsidir; kişi fark etmeden bu girdaba sürüklenir.
Kumar bağımlılığı, ciddi bir hastalıktır. Belirtileri arasında sürekli daha yüksek meblağlarla oynama, kumar oynamadığında huzursuzluk, başarısız bırakma girişimleri, günün çoğunu kumarı düşünerek geçirme, aile ilişkilerinde bozulma, yalan söyleme, kayıpları telafi etmeye çalışma gibi davranışlar yer alır. Bunlardan dördü ya da daha fazlası mevcutsa, kişi kumar bağımlısıdır.
Kumar bağımlısı, bu tutkuyu her şeyin önüne koyar. Çünkü ona ileri derecede âşıktır. Aile, sağlık, sosyal çevre önemini yitirir. Uyuşturucudan bile daha fazla bağımlılık yapar. Bu insanlar para uğruna onurlarını, ilişkilerini, sevdiklerini ve hatta namuslarını dahi göz ardı edebilirler. Kumar hiçbir zaman kazandırmaz; kazandığını sanan kişi de bu parayı tekrar kumara yatırır ve sonuçta her şeyi kaybeder.
Sanal kumar, masadaki kumardan bile daha tehlikelidir. Kayıp olduğunda fiziksel olarak ayrılmak mümkünken, sanalda kişi ekran başından kalkamaz. Yapay zekâ destekli yazılımlar, oyuncunun ne zaman kazanıp kaybedeceğini hesaplayarak sürekli onu oynamaya teşvik eder. Kişi "bu sefer kazanacağım" diyerek sistemin içine daha çok gömülür.
Bu bağımlılıkta amaç kazanmak değil, içinde hissedilen boşluğu doldurmaktır. Kumar, kişinin para algısını bozar. Evine ekmek almak ya da borçunu kapatmak yerine, tüm kazanç tekrar oyuna yatırılır. Akıl sağlığı bozulur, mantıklı karar verme yetisi ortadan kalkar.
İnsanların sanal kumara yönelmelerinin sebebi “umut”. Kısa ve kolay yoldan para kazanma arzusudur. Zengin olma hayalleridir.
Özellikle gençler, kolay yoldan para kazanma hayaliyle kumara yöneliyor. Kumar siteleri, stratejik reklamlarla gençleri sanal kumar dünyasına çekiyor. Çocuklar, başlangıçta basit oyunlarla sistemin içine çekilip daha sonra paralı oyunlara yönlendiriliyorlar.
Kumar, hem maddi hem de manevi yıkım getirir. Hiçbir kumar bağımlısının mutlu, huzurlu, düzenli bir hayatı yoktur. Bu kişiler ailelerinden kopar. Sevdiklerine zarar verir. Bazen canlarına kıyarlar. Kumar oynayan kişi, cebinde para olmasa bile oynamak için her yolu dener. Gerektiğinde organlarını bile satmayı düşünür hale gelir.
İslam'da kumar haram kılınmıştır. Çünkü insanı maddi ve manevi yönden çökertir. Helal kazanç teşvik edilir. Peygamber Efendimiz, el emeğiyle kazanılan paranın en faziletli kazanç olduğunu belirtmiştir. Haramdan gelen kazanç ise bereketsizdir.
Kumar öyle bir illettir ki kişinin benliğini sardıktan sonra kumarın sevgisi anne babanın, eşinin ve çocuklarının önüne geçen çok büyük bir zehirdir.
Öyle noktaya geliyor ki artık karşı konulamaz bir dürtüyle karşı karşıya kalıyor. Hislerin tamamen yok oluyor. Oğlum! Kanser ilacımı alıp hemen bana götürür müsün? Kendimi iyi hissetmiyorum diyen annesinin, kanser ilacı parasını kumara verecek kadar hissiz ve acımasız oluyorlar. En yakınlarının acı çekmesi bile umurunda olmuyor.
Bu yüzden nice ocaklar söndü. Nice acılar yaşandı. Nice çocuklar babasız kaldı. Nice ana babalar evlatlarını kaybettiler.
Kripto para piyasası da kumara benzer yönleri nedeniyle dikkatle ele alınmalıdır. Kaldıraçlı işlemler ve ani kazançlar, kişide bağımlılık ve kolay para algısı oluşturabilir.
Kumar bir zehirdir. Bulaşıldığında etkisini gösterir ve kişi farkına varmadan zehirlenir. Aile bağları zayıflar. İlişkiler bozulur. Kişi sevgisiz ve hissiz bir hale gelir.
El emeği olmadığı için sefalet içinde rezil bir hayat yaşarlar. Ya da intihar ederler. Kumar, huzurun en büyük düşmanıdır. Kumar, önce cebindeki paranı, sonra haysiyetini, namusunu alır. Hayallerini çalar. Kumarın söndürdüğü ocaklar, diğer bağımlılıklardan kat kat fazladır.
Kumar, geçici bir haz uğruna hayatı tüketmektir. Kazandığını sananlar aslında her defasında daha büyük kayıplar verir. Bu kayıplar sadece maddi değildir; benlik, aile, sevgi ve insanlık da yitirilir.
Kumar bağımlılığından kurtulan bir genç; “hayat gerçekten çok güzelmiş. Yaşamaya değermiş” itirafında bulunmuştur.
Kumar oynayan kimse birikim yapamaz. Bakın çevrenize kumar bağımlısı olanların evi, arabası var mı? Bu maddi yönü sadece. Bir de manevi yönüne bakalım. Mutlu mu? Düzenli bir hayatları var mı? Zamanını ailesi ile mi geçiriyor yoksa kumar başında mı?
Çözüm Önerileri ve Uyarılar
- Farkındalık oluşturulmalı
- Manevi destek sağlanmalı
- Aileler bilinçlenmeli
- Kumar reklamları engellenmeli
- Bağımlılar mutlaka profesyonel destek almalı.
Mümin, şu geçici dünyada sayılı nefeslerini falcılık, kumar, şans oyunları, faiz, rüşvet, tefecilik, hırsızlık gibi haksız kazançlarla tüketemez. Allah’ın kendisine emanet verdiği bedenini alkollü içki ve uyuşturucu maddelerle zehirleyemez.
Her şeyini kumarda kaybeden, nesi varsa satan ve kumara yatıran, bütün ömrü sefalet içinde geçen, karısını ve çocuklarını mahveden kumarbazların, başlangıçta kumara bir eğlence gözü ile baktıkları unutulmamalıdır.
Özet olarak; kardeşim hiç bir zaman kazanamayacaksın Vallahi kazanamayacaksın Billahi kazanamayacaksın. Her oynadığında batacaksın. Kazandım zannettiğinde iki misli batacaksın Kaybettiğini ne zaman anlayacaksın biliyor musun? Aileni kaybettiğin zaman.
Öyleyse kaybettiğiniz maddi paranın peşine düşmeyin. Onu hiçbir zaman kazanamayacaksınız. Kaybettiğiniz benliğinizin, ailenizin peşine düşün. Onları kazanın.
Sanalda kumar oynayanlar bunun kötü olduğunu kabul etmiyorlar. Bunda ne var? Biz eğlencesine oynuyoruz diyorlar. Sen mi zekisin, çok akıllısın? Sana kumarı oynatanlar mı? Türkiye de en çok kazanan site bir kumar sitesidir.
Kumardan kimse kazanamaz. Kumardan kimse de zengin olmamıştır. Zengin olanlar kumar oynatarak senin sırtından para kazananlardır. Sanal kumar oynatanlar için en önemli şey paradır. Para onlar için adeta tanrıdır. Kumardan gelen paranın haramdan geldiği için zaten kimseye hayrı yoktur. Kumarbazın hiçbir zaman yüzü gülmez.
Dünyada kumar da maalesef üçüncü sıradayız. Kumar sayesinde yılda 50 milyar dolar milli servetimiz yurt dışına çıkmaktadır. Baykarın ise yılda ihracattan elde ettiği gelir 1,7 milyar dolardır. Kumar oynayanlar kendisine ve ailesine zarar verdikleri gibi ülkesinin de zarara uğramasına neden oluyorlar.
Para amaç değil araç olmalı. Eğer amaç olursa başta kumar olmak üzere her kötülüğe bulaşma riski olacaktır. Kolay paranın değil, alın teri olan helal paranın peşine düşelim.
Sonuç olarak, kaybettiğiniz para değil, hayatınızdır. Bu sebeple kaybettiğiniz benliğinizi, ailenizi geri kazanmak için adım atmalısınız. Unutulmamalıdır ki: Helalden gelen bir lira, kumardan gelen bir milyondan daha hayırlıdır.
Câbirb. Abdullah’ın aktardığı üzere, bir defasında helal rızkın önemi hakkında Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:
عَنْجَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ، قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللهُعَلَيْهِوَسَلَّمَ: «أَيُّهَا النَّاسُ اتَّقُوا اللَّهَ وَأَجْمِلُوا فِيالطَّلَبِ،فَإِنَّ نَفْسًا لَنْ تَمُوتَ حَتَّى تَسْتَوْفِيَ رِزْقَهَا وَإِنْأَبْطَأَعَنْهَا، فَاتَّقُوا اللَّهَ وَأَجْمِلُوا فِي الطَّلَبِ، خُذُوا مَاحَلَّ،وَدَعُوا مَا حَرُمَ»
“Ey İnsanlar, Allah’tan sakının, rızkınızı güzel bir şekilde arayın. Hiç kimse (Allah'ın kendisine takdir ettiği) rızkı -geç de olsa- elde etmeden ölmeyecektir. Öyleyse Allah’tan sakının, rızkınızı güzel bir şekilde arayın. Helâl olanı alın, haramdan sakının!” (İbn Mâce, Ticâret, 2)
Peygamber Efendimiz’in (s.a.s.) şu duası ile bitirelim:
“Allah’ım! Doğu ile batı arasını uzaklaştırdığın gibi benimle günahlarımın arasını da uzaklaştır! Allah’ım! Beyaz elbisenin kirden arınması gibi beni de günahlarımdan arındır!”
(Buhârî, Ezân, 89)
Hazırlayan: Şaban PEKER / Sakarya - Akyazı Vaizi
Facebook Yorumları